25 Haziran 2010 Cuma

bitti bitiyor

şimdiden uyarmak istiyorum ki öss de daha doğrusu lys de 2. seneye kalmayı düşünenler okumasın bu yazıyı..
bi seneni feda etceksin ama gerisi çok güzel olcak hem göz açıp kapayıncaya kadar bitcek gibi öğütlerle başladım seneye ki cidden de bi senemi feda ettim yok kardeşim çekilmez böyle bu ne ya. göz açıp kapayıncaya kadar olmasa da sürüne sürüne bitti ama bu sene de, pazar günü de en son işte giren çıkan belli olcak :D bütün herkes yerleşmiş yeniden çevre kurma telaşı derken 2 ay çıkar, allahtan o konuda şanslıydım güzel bi arkadaş grubum oldu gene ama bu sefer de sınav var diye herşeyi kısıtla, eğlenmek için biyoloji falan çöz sonra da öl artık di mi :D zaten bi yerden sonra aileler de sapıtıyo izlenimlerim ve gözlemlerime göre yani eğer ailenizi seviyosanız 2. seneyi beklemeyin.. artık o kadar alışmışlar ki asosyal bi gençle yaşamaya arada böyle gözleri çarpıyo gene blabla yla mı mesajlaşıyosun, aranız nasıl, o kim, ben tanıyo muyum vb. sorulara maruz kalıyosunuz. hayır cidden suçlamıyorum cin ali nin yanına bi kız çizdiklerinde falan ilkokulda çok heycanlanmıştık hatırlıyorum. bizim ne farkımız var ki cin aliden. yani ilkokul çocuklarının tek kahramanı cin ali dolayısıyla bi arkadaşı falan olunca direk dedikodular çıkıyo duydun mu cin ali napmış falan, e şimdi aile bakıyo asosyal genç arkadaşı olmuş tek muhabbet konuları o tabi onların da o yüzden suçlamıyoruz.. hele yaratıcılarsa vay halinize. geçen annem aa işte şunla bunla (sözüm meclisten dışarı) mı konuşuyosun okuyabilir miyim dedi. hayır tabiki dedim özel hayat denen bişey var lütfen. ve sonra öldürücü cevap geldi " neden ki sen benim bütün özel hayatımı biliyosun sen neden bana söylemiyosun?".. düşündüm cidden haklı kimlerle takılıyo kimi seviyo nelerden hoşlanır kaç tane ayakkabısı var (o yalan da) hepsini biliyorum. ama tabiki gene de göstermedim:D ama her zaman bu kadar şanslı olamayabilir insan gene de.. neyse umarım artık istediğim yeri kazanırım istediğim kişilerle olurum istediğim kişiler de arkadan yanıma gelir de dönüp gülerek "vay anasını böyle yazmışım da aslında çok çabuk geçti iyi ki beklemişim bi sene daha" derim..

3 Haziran 2010 Perşembe

yazık sanırım

ve işte aşağıda asosyal bir öss öğrencisinin hayata bakış açısını anlatmaya çalışcağım yazıya bir gazeteci edasıyla başlıyorum umarım hazin bir şekilde sona ermez..
artık her öğrenci,öğretmen,doktor yani alarmla uyanmaktan nefret etme dönemi en az 10 yıl önce başlamış insanlar gibi telefonun ertele tuşunun dayanıklılığını test ederek başladım güne. lanet olsun daha damarlarda melaninler cirit atıyor seratoninden eser yok suratta kırışık yastık izi oturuyorum yatakta.. tam böyle kalktım perdeyi açtım böyle içimde melaninlerin dağıldığını hissettim resmen kendime geliyorum derken fonda bir "grup vitamin-turkish kovboylar".. enem noluyo derken birden hipofiz azdı ACTH böbreğe ulaştı dur noluyo derken birden bir adrenalin salgısı glikojenler parçalanıyo glikozlar damarlara hücum ediyo falan direk koştum telefona kim arıyo diye açıp konuşmak gibi benzer eylemlerin sonunda kapattım sonunda ve azalan adrenalinden sonra tekrar insülinle birleşip karaciğere dönen glikozlar gibi boynu bükük girdim banyoya. kardeşim seni oraya beyincik diye koymuşlar di mi çok bi görevin mi var yoo e madem en önemli görevin denge onu da yapmıyosun yürü git başımdan elimi duşa vurdum kesildi derken şimdi bide işin yoksa miyofibrillerle falan uğraş .. neyse en azından atriyoventriküler düğümle sinoatriyal düğüm görevini yapıyoken çıkiyim evden dedim evet içimden bunu dedim çok acı değil mi. motorunun veriminin çok düşük olduğunu tahmin ettiğim körüklü bir otobüsle bir sınava daha giden bi insanda olabilecek seratoninin doruklarında mutlu mesut gidiyorum ama izmir insanı bile kokuyo ya vah dedim diğer memleketlere resmen o koku mukusta çözünüp sarı benekten talamusa uğramadan direk beyne giderken çektiğim acının haddi hesabı yok allahtan motor nöronlar hala sağlam da direk bıraktım direği arkaya geçtim kurtardım canımı. ve farkettim ki bi insanın beynini en fazla rahatsız eden şey isteksiz bir şekilde deneme-6 ya girmekmiş cidden diğerlerine de girdim ama hiç böyle olmadı sadece deneme-6.. allahtan o da bitti. yoldan geçen arabaların doppler etkisi, matkapların duvarı delerken duvarın tepki kuvvetine karşı savaşının hazin sesi derken sınavın ortasında çığlık atarak çıktım kütüphaneden. direk buldum adamı nefretimi kustum dicem de çok saçma olcak paşa paşa bitirdim sınavı çok monoton bir gün daha tek eğlence bahanede oturup 5 saat sohbet etmek o da zaten tek yaptığımız şey nası hala sıkılmadık anlamadım :D neyse baktım güneş compton ışıması yapıyo elektronlar saçılıyo hava turuncu böğürtlen renginden yola çıkmak üzereyken hayatımızın felsefesini bulmanın sevincini yaşadık " hayat da bildiğin integral gibi ya. kesinlikle integralini alamıyosun tek fark türevini alabilceğin %20 ihitmalle sallasan tutcak şıklar yok ki zaten kafadan 3 ünü eliyosun" yok hepsi felsefe değil son kısmı saçmalama kısmı oldu zaten sonunu da kendim ekledim. evet aslında bütün yazı saçmalama oldu neyse işte 2 hafta daha böyle idare etcez. bu arada 3 puan oldu bu bence ..